MUADİLİ OLDUĞUM JENERASYONUMA AÇIK MEKTUP

                Yazıma başlamadan önce sizlere teşekkür etmek istiyorum. 2.000 okuyucu olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Bu ay içerisinde birçok övgü, teşekkür, yergi, istek… mesajları aldım ve bu beni çok mutlu etti. Destekleriniz için çok teşekkür ederim.

Bir süre köşe yazısı tadında bireysel içeriklere yer vereceğim. Ancak röportajları ihmal etmiyoruz!

Gerek ülkemizde yaşanan gerekse ailevi, dönemsel, iletişimsel vb. sıkıntılarımız yaşamla aramızda olan ilişkimize duvarlar örebiliyor. Herkesin bir yaşam felsefesi oluşturması gerekiyor. Hayır,  böyle olması gerektiğini düşünmüyorum, ‘’Gerekiyor’’ diyerek kesin hüküm veriyorum. Dikkat lütfen! Özellikle şu son birkaç yıl içerisinde terörün, tecavüzlerin, ölümlerin ardı arkası kesilmedi. Tüm bunlar devam ederken ussal sağlıklarını korumaya çalışan insanlar çocuk yetiştirmeye çalıştı. Kimisi ‘’ne çocuğu anasını satayım, gidiyorum ben bu ülkenden’’ dedi. Bir kısmı ise ‘’ülkemize sahip çıkmalıyız’’ başlığı altında direnmeyi tercih etti.

Peki, tüm bunlar neden yaşandı?

Unutun bu soruyu, Neden böyle insanlarla bir arada yaşamak zorunda kalıyoruz? diye bir soru sorsam daha doğru olur. Hadi biraz daha açayım.

Neden masum insanların ailesiyle, arkadaşlarıyla yahut sevgilisiyle dolaştığı kalabalık bir ortamda kendisini patlatan terör örgütü mensuplarıyla bir arada yaşamak zorunda kalıyoruz?

 Neden 5 yaşındaki bir çocuk cinsel istismara kurban gidiyor ve neden bu istismara cesaret edebilen varlıklarla (burada uygun bir kelime bulamadım…) bir arada yaşamak zorunda kalıyoruz?

Bunlar Allah’ın takdiri diyenlerde var…

Canım kardeşim benim! Bunlar Allah’ın takdiri falan değil. İnsanlığın takdiri bu yaşananların hepsi. Kontrol sağlan(a)madığı, eğitim yeterli olmadığı, çok okunmadığı, bilinçsiz hareket edildiği ve tüm bunların neticesinde bir insanlık felsefesi edinilmediği için başımıza geliyor bunlar!
            
Önemli olan bir şeyleri fark etmek değil fark ettiklerini paylaşmaktır. Giriş kafanızı karıştırmasın, tercihimi ülke gündeminden yana kullandım sadece.


Daha planlı, heyecanlı, tempolu ve başarılı bir hayat için bazı madde başlıklarım var. Elbette daha iyi eklemelerde yapılabilir. Okuyalım…

KENDİNE GÜVEN, İSTE VE SABRET 
Hayat bir şeyleri isteyip, hayal ettikçe ve gerçekleştirdikçe kalite kazanır. Unutmayın, eğer gerçekten isterseniz hiçbir şey size engel olamaz! Bir çoğumuz planlar yaparız ancak harekete geçmeyiz. Unutmayalım ki karar vermemek ve harekete geçmemek bile bir tercihtir. Önce kim olmak istediğinizi sonrada bunun için neler yapmanız gerektiğini planlayın. Tüm bunlar için yavaş yavaş acele edin.


PLANLI OLUN VE ERKEN KALKIN
        Toplum olarak uykuya olan düşkünlüğümüzü hepimiz biliyoruz. Ancak bu durum bir süre  sonra yapmış olduğumuz planları ve çalışmaları olumsuz etkileyen bir nitelik kazanıyor. İyi bir yaşam ve iyi bir kariyer istiyorsak bu sorunu çözülmesi gereken şeyler listenizin en başına almanız gerekiyor! Mutlaka bir ajanda edinin ve gece yatmadan önce ertesi gün neler yapmanız gerektiğini düzenli olarak kaydedin. Böylece, kısa sürede her şeyin yoluna girdiğini göreceksiniz.


OKUYUN
      Okul ve işlerinizin yoğunluğu gibi bazı bahanelerin arkasına sığınarak okumayı asla ertelemeyin. Her hafta mutlaka bir kitap bitirmeye çalışın. Kendine dair bir vizyon geliştirmeye çalışan insanların bu süreçte kendilerine yapabilecekleri en kötü şeyin okumamak olduğunu unutmayın.


SİZ NE DERSENİZ DEYİN BEN KENDİ SENARYOMU OYNAYACAĞIM                                Hayatınız, kariyeriniz ve planlarınız boyunca unutmamanız gereken en önemli şey. Yakınınızda olan insanların fikirlerine önem verin ancak kimsenin hayatınıza baskı boyutuna gelecek derecede müdahale etmesine izin vermeyin. Bu sizin hayatınız, sizin istekleriniz, sizin başarılarınız ve sizin yenilgileriniz.

           
      YALNIZ OLMAYI DEĞİL, YALNIZ KALMAYI HAYAL EDİN
         Bir şekilde karşılaşıyorsunuz ve size ilham veren, birlikte olma gereksinimi duyduğunuz insanlar çevrenizde beliriyor. Bunun önemi paha biçilemez. Ancak haftada en azından bir gün kendinizle baş başa kalın, kendinizi dinleyin ve yeni bir haftaya müthiş bir enerji ile başlayın.

             
        
   BİR DEFTER TUTUN
           Bütün planlarınızı, yapmanız gereken ve hayalini kurduğunuz şeyleri yazın. Yazdıkça yeni fikirler aklınıza gelecek ve başarmaya, gerçekleştirmeye olan umudunuz artacak.

              AJİTASYONA GEREK YOK
              Başarabildikleriniz veya başaramadıklarınız kendi seçimlerinize, cesaretinize ve ne kadar istediğinize bağlıdır. Etrafınızdakileri suçlamayı ve ''böyle olması gerekiyormuş'' demeyi bırakın. İplerin sizin elinizde olduğunu unutmayın.

Bu saydıklarımızdan belki bir tanesini bile tam anlamıyla hissedebilirsek her şey daha iyi olabilir. Mükemmel olmadığımızı unutmayın. Hata yapmaktan çekinmeyin ancak her zaman daha iyisi için heyecan duyun!

Yorumlar